Genç nesillerin finansal okuryazarlık bilincini artırmayı ve ekonomilerini nasıl yönetecekleri hakkında bilgi vermeyi hedefleyen Parayön programı kapsamında eğitim gören öğrenci sayısı 3 ayda 9 bini aştı. Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği tarafından J.P.Morgan desteği ile sürdürülen program ile 7 şehirde lise son ve üniversite birinci sınıf öğrencileri eğitiliyor.
Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği'nin (FODER), geçtiğimiz Kasım ayında Türkiye'de başlattığı Parayön programı, yoğun ilgi görmeye devam ediyor. İngiltere'nin ödüllü finansal eğitim programı MyBnk'i Türkiye'de Parayön adıyla hayata geçiren FODER, başta İstanbul olmak üzere İzmir, Erzurum, Malatya, Ankara, Trabzon ve Bayburt'la birlikte yedi şehirde eğitimlerini sürdürüyor. Proje kapsamında eğitim gören öğrenci sayısı 3 ayda 9 bin 138'e ulaştı.
J.P.Morgan'dan alınan hibe ile gerçekleştirilen eğitim programları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile yapılan bir yıllık protokol çerçevesinde, lise son sınıf ve üniversite birinci sınıf öğrencileri için ve ayrıca Sevgi Evleri ve Çocuk Siteleri'nde yaşayan gençler için organize ediliyor.
İnteraktif ve yenilikçi yöntemlerle finansal okuryazarlığı ve farkındalığı arttırmayı amaçlayan ve hedef kitleye göre uyarlanan Parayön programı üç başlık altında veriliyor
Paragram: 9, 10 ve 11. sınıflarda okuyan 3 bin öğrenci için her biri 40 dakika süren beş ders.
Parayol: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile yapılan işbirliği çerçevesinde, Sevgi Evleri ve Çocuk Siteleri'ndeki 14 ve 18 yaş arasındaki 800 genç için her biri iki saatlik ders.
Parametre: Lise 12. sınıf ve Üniversite 1. sınıf ve hazırlık sınıfında okuyan 3 bin öğrenci için her biri 40 dakika süren üç ders.
Denizmen: Genç yaşta başlayan finansal okuryazarlık bilinci domino etkisi yapıyor
FODER Kurucu Başkanı Özlem Denizmen yaptığı açıklamada "Finansal okuryazarlık bilinci, bireyden başlamak üzere topluma yayılan ve oradan da ülke ekonomisine katkıda bulunan bir domino etkisi yaratıyor. Oysa finansal okuryazarlık, ülkemiz için son derece yeni bir kavram. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ise bu kavram aslında çok daha önemli bir yer teşkil ediyor. OECD rakamlarına göre Türkiye, finansal okuryazarlık bilinci konusunda oldukça alt sıralarda yer alıyor. Yeterli finansal altyapıya ve bilince sahip olamamak ülke ekonomisinin sürdürülebilir olmasının önünde bir engel. Oysa finansal okuryazarlığın artmasıyla birey, aile ve dolayısıyla ülke ekonomisi, sağlam temeller üzerine kurulacak, toplum beklenmedik ekonomik koşullardan en az zararla kurtulmanın yollarını bulabilecek.
Denizmen ayrıca, "Organize edilen eğitim oturumlarının başka bir özelliği de sosyal sorumluluk ve finansal okuryazarlık eğitimlerinin bütünleşik bir şekilde sağlanmasıdır. Bu bir eğitim projesi olmakla birlikte sosyal sorumluluk yönüne de sahiptir. Çocuklara ve gençlere ulaşabilmek, onlarla diyalog kurabilmek ve gelecek için yatırım yapmalarına yardımcı olabilmek bizim için özellikle önemli ve anlamlı" diye konuştu.
J.P.Morgan Genel Müdür Yardımcısı Işık Toktamış yaptığı açıklamada "J.P.Morgan'da toplumların sosyal ve ekonomik güçlüklere göğüs germede daha dirençli olmasına yardım ederek ekonomik imkanları teşvik eden ve toplulukları güçlendiren programları destekliyoruz. Hedeflerimizin temelinde finansal kabiliyet yatmaktadır. Bireylerin geleceklerini güvence altına almaları ve yönetmeleri açısından kendi finansal ihtiyaçlarını daha iyi anlaması son derece önemlidir. Bireylerin günlük finansal ihtiyaçlarını yönetmeleri ve geleceklerini planlamaları için hayata finansal okuryazarlık bilinciyle atılması gerekmektedir" dedi.
Finansal okuryazarlığın küresel bir gereksinim olduğunun altını çizen Toktamış, Parayön projesinin bu bağlamda J.P.Morgan'ın vizyonuna uygun olduğunu ve farklı sosyoekonomik gruplara ulaşabilmekten dolayı mutlu olduklarını belirtti.