Dünyaca ünlü İsviçre saat markası TAG Heuer, yepyeni bir anlaşmayla sanattan ilham alıyor! Ünlü sokak sanatları ustası Alec Monopoly ile anlaşan marka, ürün tasarımlarından etkinliklere, pazarlama faaliyetlerinden iletişim stratejisine kadar her alanda sanatçının özgün ve yaratıcı stili sayesinde yeni nesili hedef alıyor.
Bu buluşma, İsviçre saat markasının sanatsal tasarımlarının tamamını etkisi altına alıyor: Ürün tasarımları, etkinlikler, pazarlama, iletişim.
Alec Monopoly’nin yaratıcı ve alışılmadık etkisi, markanın ifade ve yaratıcılığı konusunda yeni yerler keşfetmesini sağlıyor.
Miami Contemporary Art haftasında TAG Heuer Ceo’su ve LVMH Grup Saat Bölümü Başkanı cmarkanın avangart ruhuna yönelik sanatsal çalışmalar için Amerikalı sanatçı Alec Monopoly ile işbirliğini duyurdu.
Sokak sanatları starı Alec Monopoly:
Anonim olma özelliğini korumak adına her daim şapkası ve bandanası ardında yüzünü saklayan ünlü sanatçı, isminin anlamını taşıyan sanat stiliyle dikkatleri çekiyor: Eserlerinde küçük ve sevimli Mr. Monopoly karakterini, farklı senaryolarla tasvir ediyor.
“Sokak sanatına başladığımda, ilk graffiti çalışmamı New York’ta gerçekleştirdim. Bu şehir kendi başına büyük bir ilham kaynağı...” Ünlü sanatçı 2008 yılında California için New York’tan ayrıldı. Bu yılda finansal pazarlar krize girmişti. Alt gelir grubunun krizi, Wall Street, Bernard Madoff... finans dünyası en karanlık günlerini yaşıyordu. Tüm bu olaylar, Alec’in eserlerinde vücut bulmaya başladı. Sanatçının kariyeri bu dönemde doruk noktasına ulaştı. “Benim ifade yöntemim, tüm bu olup biteni gözler önüne sermek.” Onun eserleri, özellikle de sokak sanatı dünyasından sosyal medyada bir çok takipçinin beğeniyle izlediği işler arasına girdi. İnsanlar onu, Alec Monopoly olarak adlandırmaya başladı.
Ve bu andan itibaren sanatçı, küçük Monopoly bankerini akla gelebilecek her durumda resmetmeye başladı... Alec’in zengin ve renkli eserlerinde bu karaktere esprili bir dille her fırsatta rastlamanız mümkün.
Bu esnada, Alec Monopoly odak noktasını popüler kültürün tüm ikonlarını yeniden yorumlamaya çevirdi. Scrooge McDuck, Richie Rich... Günümüzde Alec’in imzası çok büyük bir değere sahip. Seth Rogan, Adrien Brody ve Robert De Niro gibi birçok Amerikalı star onun eserlerini merakla satın alıyor.
Alec’in “Sokak resimleri benim gerçek tutkum” sözü karşılığında Jean-Claude Biver, ünlü sanatçıyı kendi dünyasına taşıdı!
Bu başarıların karşısında, sanatçının resim dünyasıyla ilişkisi değişti. “Gençken deliydim. Trenlerin ve binaların üzerine graffiti yapıyordum.” Peki, zaman, Mr. Monopoly’i ehlileştirmiş miydi? “Hayır, hala bir graffiti bağımlısıyım. Değişim fırsatı bulduğumda bir yerlere acilen yine graffiti çizmem lazım. Sokak sanatı bana gerçek tutkumu hatırlatıyor.”
Bu yüzden, Jean-Claude Biver sanatçıyı kendi dünyasına dahil etti! Birkaç ay önce İsviçre’de Alec’i CEO’su olduğu TAG Heuer’in yalnızca “Sanat Provokatör”’ü olmaya değil, aynı zamanda yaratıcılığını markaya aşılamasını – ünlü Contemporary Art Week’in sanatsal ambiyansının bir parçası gibi TAG Heuer butiğin bulunduğu Miami Design District’i etiketleyerek kendini sokaklarda daha farklı ifade etmesini istedi.
Alec Monopoly “Her zaman saatlere tutkum vardı. TAG Heuer için yaratıcı fikirlerimi ortaya koyma fırsatı bulduğum için çok heyecanlıyım. Sanatsal becerilerimle aşk duyduğum saatleri kombinlemek muhteşem bir fırsat.” diye sözleriyle kendini ifade etti.
TAG Heuer Ceo’su ve LVMH Grubu Saat Bölümü Başkanı Jean-ClaudeBiver: “Son 40 yıldır felsefem, ilk, eşsiz ve farklı olmak üzerine yoğunlaşmaktı. Sanat Provokatörü Alec sayesinde takımım TAG Heuer, gençlerle ve Z kuşağıyla buluşmanın yanısıra, aynı zamanda sanatçının yaratıcı ve alışılmadık etkisi sayesinde ürün tasarımlarından etkinliklere, pazarlama stratejisinden iletişim dünyasına kadar her alanda ifade ve yaratıcılık konusunda yeni yerler keşfetmeye başlayacak... Onun alışılagelmemiş yaratıcılık anlayışı bulaşıcı bir etkiye sahip!...”